Değişken, belirzisliklerle dolu ve karmaşık bir dünyada yaşıyoruz (Bknz VUCA: Volatile, Uncertain, Complex, Ambiguous). Hızlı ve “yapmak” odaklı bir dünya. Büyük teknolojik gelişmelerin olduğu, yaşam şartlarının göreceli olarak iyileştiği, pek çok farklı aktivitelerin yer aldığı bu modern dünyada bu “gelişme”lerin getirdiği fırsatların bedellerini de yaşıyoruz – özellikle mutluluğumuz söz konusu olduğunda. Veriler, GSYİH oranlarının pek çok ülkede arttığını hatta bazı yerlerde iki katına çıktığını gösteriyor. Diğer taraftan yapılan araştırmalar artan gelir düzeyinin mutluluk oranlarına pek de yansımadığını gösteriyor.
Pek çoğumuz sorgulamadan veya süzgeçten geçirmeden belli kalıplar ve düşünce şekilleriyle büyüyoruz. İzlediğimiz yollar, yaptığımız seçimler kendi yollarımız ve seçimlerimiz olmaktan çok bize dayatılan veya daha iyi “görüneceğini” düşündüğümüz yollar, seçimler olabiliyor. Modern dünyanın normları ise gerçekten ne istediğimizi kendimize sormamızı ve anlamamızı gittikçe daha da çok zorlaştırıyor.
Daha mutlu, tatmin ve anlamlı bir hayat için kişilerin, grupların, organizasyonların kendini keşif, farkındalık ve gelişim yolculuğuna eşlik eden ve bunu destekleyen bir ilişki olarak gördüğüm koçluk alanında Pozitif Psikoloji yaklaşımı ve Ko-Aktif prensiplerini temel alıyorum. Pozitif Psikoloji, bilimsel araştırmalar ve araçlarla kişilerin, toplulukların ve organizasyonların esenliğine (well-being) odaklanarak ayakta kalmanın ötesine nasıl geçeceğimize ve nasıl daha anlamlı ve mutlu bir hayatımız olabileceğine odaklanıyor. Koçluk değerlerimizi, güçlü yönlerimizi keşfetmemizi ve içimizdeki en iyi’yi ortaya çıkarmamıza hizmet ediyor.
Koçluk ilişkisi bütün süslü cümlelerin ötesinde size DURMA ve OLMA ALANI sağlıyor. Kendinizi dinleyeceğiniz, farkındalığınızı arttıracağınız ve içinizdeki potansiyeli hayata geçirecek seçimler yapmanızı destekleyen bir alan!
Koçluk çalışmamın temelinde birlikte çalıştığım kişilerin sorularının cevaplarını bulmak için bütün kaynaklara sahip oldukları ve sorularının cevaplarının yine kendilerinde olduğu yaklaşımı bulunuyor.